19 Eylül 2012 Çarşamba

Büyüyor annesi!!

Sürekli bu cümleyi duyuyorum. Doktordan, arkadaşlardan, aileden..Büyümek neden huysuzlaşmak demek peki? Kendi kendine uyuyan hiç ağlamayan Ege gitti yerine tam tersi geldi. Öyle bir zamana denk geldi ki bir de ben işe başladım. Her gece en az iki saat ayaktayız. Nerede yanlış yaptım hiç bir fikrim yok. Rutiniymiş, gece beslenmesini kesmek gerekmiş falan filan..Bıktım valla. Kendi kendime daha iyi hallediyordum ben bu işi. Okumayacağım başka bir şey. İzni uzatsam bir düzene girsek yeniden diye düşündüm vazgeçtim. İyi mi ettim kötü mü ettim bilemedim. Evde kaldıkça bunalmaktan korktum. İşe başladım daha bunaldım. Özledim. Eve gelince beraber vakit geçirmek daha keyifli oldu bir yandan da. Egecime sesleniyorum buradan: Bir garip haller içinde halim seni sevmeye hüküm giydim...

Oysa ki anlatacaklarım vardı. Unutmayayım diye yazacaklarım. Gece yarısı yine bir uyanmanın arkasından olunca yazı sadece sitem oldu tabi. Yine de yazayım ki unutmayalım. Şeftali, armut, elma, erik yedi. Erik ekşi annesi ısrarcı olunca püskürtmeler oldu. Armut ise favorisi. Dönmeye başladı. Sırtüstü yatağa konulan Egeye yüzüstü ulaşabiliyor artık. Bıkmadan usanmadan illa dönecek. Yüzüstünden sırtüstüne geçiş yok ama. Vee içeriden sesler iyice yükselir." Igghhh ıghhhh" Türkçesi " uyuyamıyorum anne yardıma ihtiyaç var ". Ben gittim yoksa bu gece daha da uzun olacak.

2 yorum:

parıldayan çiçek dedi ki...

Sevgili kızım,çok tatlı oğlun var.İşe gitmekle iyi yaptın.Çocuk büyür ama o arada zaman geçer,bu günler unutulur.Sevgiyle kal.

earwen dedi ki...

doğru diyorsun annecim.unutuluyor zor zamanları.iyi ki varsın da gözüm arkada kalmıyor.